Talihsiz buz parçası mı?

Bazı insanlar bir hiçlik bekliyor. Bilmiyorlar aslında neyi, kimi beklediklerini.. Asıl olan gelenin parıltısı. Yani değil ne zaman geleceği falan. Gelsin de ne zaman isterse işte.. Tamam ama geç gelen birisiyle de gerçekten hayatı tadamazsın ki tek hayatın o olmadıkça?.. Devrikleşiyorum anlaşılmam da zorlaşıyor, belli ki karanlıkta yazıyorum, duyguların doruğa ulaştığı bir zamanda.. Zor olan nedir bilir misin? Geç gelecek olma ihtimalin aslında.. Hani dedim ya yukarıda insanlar için önemli olan ne zaman geldiğinden daha çok kimin geldiğiymiş, doğru diyorlar bir bakıma.. Gelen kişi doğru kisi olmadıktan sonra gelenin kim olduğunun ne önemi var? Belli ki normal bir insan değilmişim ben.. İnkar ettiğim bişey de değil hani.. Doğrudur herkeste bulduklarından biraz daha fazla doğruluk var bende, yaşlanmış birikmiş inkar edilmeyecek duygular falan.. Ama senin de ihtiyacın olan bişeyin bende olduğunu biliyorum sanki, ben. Evet senin için ben benim için sen yani.. Geç bile kaldın farkındasındır umarım. Ah evet elbette ki farkındasın. yoksa bunca yıl neden bekletesin ki?. Doğru zaman olduğuna inandığın günü bekledin, bekliyorsun. Benim için önemli olan zamanın biraz daha hızlı akması olur o zaman. Çünkü çok zamanım kalmıyor, seni bekleyen her günüm sen geldikten sonra geçecek günlerimden eksiliyor. Yani ayırırsan iki parçaya zamanı, benim için saat veya dakikalar yok. Hatta ne bileyim günler aylar haftalar yıllar falan da yok. Senden öncesi ve senden sonrası var sadece o kadar. Senden öncesi şuan, senden sonrası da sana bu yazıyı okuttuğum günden itibaren başlayacak. Senden öncesi zamanına ait her gecem bir öncekinden daha uzun oluyor, olacak. Senden sonrasında sadece aydınlık var. görüyorum sadece sabahlar var sanki. Yanlış anlama sakın korkmuyorum karanlıktan, karanlığın zihnimi yönetmesinden rahatsız oluyorum sadece. O yönetim öyle ağır darbeler yapıyor ki beynime, geleceğine dair bütün ümitlerim yok oluyor bir nevi.. “Yok o”, “hiçlik o”, “gelmeyecek ulan o”, “bu kaçıncı gece?” mutluluk senin neyine falan gibi sinyaller bırakıp beni yalnız bırakıyor. Bunlarda umutlarımı eritiyor elbette… Sanırım artık son parçalarını eritiyor tahminimce yakında taşacak. Ne kadar yakın bir zamanda olur inan bilmiyorum, bunu söylemek senin gelme ihtimalini kestirmekten bile daha zor.. Lakin şöyle bir durum var, ya taşacak ve umut denilen kavram benim için sadece bir sözcük olarak kalacak, yada geleceksin arkadaş!. Evet gelirsen yeniden buz tutacak umutlarım eskisinden daha sağlam olacak. Korkularım yok olacak ve rahatlayacağım.. Ama daha da önemlisi ne olacak dersin? senden sonrası başlayacak.. Diyorum ki artık ya çabuk gel, yada tasan umutlarım ile birlikte boğulan talihsiz bir buz parçası ol..